NurSena_1988
Bayan Üye
Dünya üzerinde bulunan örümcek türlerinin sayısı yaklaşık olarak 34 bin adettir.Her türlü özelliklere sahip olan bu örümceklerin bazıları ölümcül derecede tehlikelidir.Örümceklerin hepsi yapay olarak zehir üretmektedir , bunlara arasında ölümcül derecede zehir üreten çok az olduğu gibi karadul örümceği bunlara örnek olarak gösterilebilir.En büyük olanı ise tarantula adı verilen örümcek türüdür. Bacak boyu 30 cm olan örümceğin besleneme için fare , yılan gibi iri canlıları avlamaktadır. Örümcekler 8 bacak ve 8 göze sahip olduklarından bacaklarının bir tanesinin kırılması durumunda hemen yenisi çıkmaktadır.
Arka keselerinde sıvı üreten örümcekler bu sıvı dışarı çıkarak donar ve ağ oluşur.Oluşan ağ bir nesneye yapışarak örümcek üzerine yapışır. Hızlı bir şekilde geldiklerinde geri kaçma olasılığı yoktur sadece hızını yavaşlatabilir. Örümceklerin bu özelliğini gören bilimciler örümcek çiftlikleri kurarak , oluşturdukları sıvı üzerinde bilimsel deneylerde yapmaktadır. Dişi örümcekler erkeklere göre biraz daha iridir. Çifteştikten sonra nesillerini devam ettirebilmek için dişi örümcek tarafından öldürülen erkek örümcekler ile beslenirler.
Örümcek ağları çok özel nitelikleri olan sağlamlık ve esneklik gibi özellikleri ile bugüne kadar taklit edilemeyen bir yapıya sahiptir. Aynı çaptaki bir çelik telden bile iki kat daha güçlü olan bu doku, ne kadar çekilirse çekilsin eski haline dönecek kadar esnektir. örümcek ağları kendine yüksek hızla çarpan nesneleri yırtılmadan esneyerek frenler. Tekrar geriye yaylanmadığından nesne ters yöne fırlamaz ve öylece yapışır kalır. örümcek ağının esneme kapasitesi bugün yapay olarak üretilmiş en iyi telin neredeyse dört katıdır.
Bu maddeyi yapay olarak elde etmeyi hala başaramayan bilim insanlarının örümcek çiftliği kurup, örümcekleri sağarak, ipliklerini aldıklarını biliyor muydunuz?
Yaklaşık 2.5 santimetre boyundaki bu örümceklerden günde hayvan başına 320 metre (yaklaşık 3-5 gram) iplik elde ediliyor ve bu iplikler ABD ordusuna kurşun geçirmez yelek yapmada kullanılıyor…
Nasıl Ağ Örerler?
Örümceklerin ağ örme organı karınlarının arka tarafındadır. Bu kesimde bulunan birbirinden ayrı üç çift bezden her birinin dışarıya ayrı bir açıklığı vardır. Bu bezlerde meydana gelen sıvı halindeki ipek maddesi hava ile temas eder etmez sertleşir. Örümcek ağ yapmak isteyince ağ organlarını bacaklarıyla bastırır Böylece meydana gelen basınç bezlerdeki maddeyi dışarı akıtır. Bir defa dışarı çıktıktan sonra akmakta devam eden ağ ipeği hemen kurur, örümcek de ağ yapımına başlar. Örümcekler ağ bezlerinden çıkan tellerin hepsini toplayıp bir tel halinde kullanabildikleri gibi, bunlardan ayrı ayrı incecik teller de yaparlar.
Ağ yapışı en kolay incelenebilecek örümcek yeşilli siyahlı iri bahçe örümceğidir. Bunlar ağlarını geceleyin yaparlar.
Bu örümcek önce yüksekte bir yere çıktıktan sonra arka bacağı ile karnını bastırıp ağ ipeğinin akmasını sağlar. Akan ipek birkaç metre uzakta bir şeye yapışınca örümcek hemen ağdan kayarak o ucunu tutturur. Sonra aynı ağ üzerinde aşağı yukarı birkaç defa gidip gelerek ağı kalınlaştırır. Daha sonra vücudundan çıkmakta olan ipeğin bir ucunu bu tele tutturur, kendisini boşluğa koyuverir. Kendisi ağa bağlı olduğu halde bir yere dokununca bu defa da o ucu dokunduğu yere tutturur. Sonra yeniden ilk ipe çıkar. Böylece, bir iskelet meydana getirdikten sonra bu iskeletin merkezi çevresinde helezoni halkalar şeklinde ipeğini yayar. Bu ağlar, genel olarak, yukarıdan aşağıya doğru olur. Bu şekilden maksat uçan böcekleri yakalamaktır. Bütün örümcekler bu şekilde, tuzak biçiminde ağ kurmaz, bazılarınınki huni biçimindedir. Bazıları da bir ağacın dalları arasına ayrı ayrı ipek teller gererek ağ kurarlar.
Ağ yapımını bitiren örümcek ya ağın ortasında, ya da bir kenarında durarak avın ağa çarpmasını bekler. Ağa çarpan böceğin meydana getireceği sallama, örümceğe avın yakalandığını haber verir. Bunun üzerine, örümcek hemen koşar, yeniden çıkarmaya başladığı ağ ipeğiyle avını bağlar. Örümcek ağları yapışkandır. Bu sayede, dokunan böcekler yapışır. Tanınmış tabiat bilgini Fabre örümceklerin bacaklarını yağlı bir madde ile sıvadıkalrını, böylece kendi ağlarına yapışmayı önlediklerini keşfetmiştir.
Yakalanan böcek iyice sarıldıktan sonra, örümcek onu sokarak öldürür, sıvı kısımlarını emer. Karnı doyan örümcek avını bağlayan ipleri keser, böylece avlanan hayvanın ölüsü yere düşer. Örümcek ağlarını daha çok dişi örümcekler yapar. Erkekler, dişilerden daha ufak yapılı olur.
Örümcek Ağının Faydası
Örümceklerin çoğu, her yerde rastladığımız perde biçimi engeller şeklinde ağ yaparlar. Bazılarının ağı bir kubbe biçimindedir. Ağzı yukarı doğru açık huni biçimi ağlar da vardır. Bazı örümcekler de boru biçiminde ağ dokur.
Orta Amerika’da yaşayan bazı örümceklerin çok değişik ağ yapma şekilleri vardır. Bunlar her avdan sonra yeni bir ağ yapmak zorundadırlar. Bazı örümcekler kendilerine çadır yapar. Çadırın yapılışı bahçe örümceklerinin ağ yapışma benzer. Çadır biçimi ağ, örümceği yağmurdan, soğuktan, daha başka düşmanlardan korumaya yarar. Ayrıca, bu ağlara saklanan örümcekler birdenbire avlarının üstüne atılabilirler
Örümcek ağını meydana getiren ince, ipek teller birçok daha ince ipliklerden meydana gelmiştir, Bu en ince tellerin çapı milimetrenin on binde üçü kadardır. Bazı örümcek kozalarının iç bölümünü meydana getiren ipek tellerin kalınlığı ise ancak bir mikromilimetrenin onda biridir. Örümceğin ipeği, ipek böceğinin ipeğinden daha ince, daha sağlamdır. Üstelik, bildiğimiz ipekten daha hafif, daha güzel olan örümcek ipeği tellerinden daha ince iplik elde etmeye imkân yoktur.
Yalnız, örümcekler bir arada bulundurulunca, birbirlerini yediklerinden, geniş ölçüde örümcek ağı elde etmek kabil değildir. Bu alanda birçok denemeler yapılmışsa da, ayrı ayrı beslenmek zorunda kalan örümceklerden elde edilen ağ çok pahalıya mal olmuştur. Bugün kuzey Amerika’daki bir çeşit örümcekten bu iş için faydalanılmaktadır. Bu hayvanın yumurta kozasında 1.500-4.000 metre ipek tel bulunmaktadır.
Örümcekler yalnız avlanmak için ağ yapmaz. Kimisi ağ ipeğini yumurta kozası yapmakta, yaprakları yapıştırmakta, açtıkları çukurların çevresini kaplamakta, tuzak kapıları yapmakta vs kullanırlar. Sıcak, ılık iklimli ülkelerde yaşayan tuzakçı örümcek, yere ince uzun bir çukur kazar, bunun kenarlarını ağla kapladıktan sonra çukurun üstüne bir tuzak kapısı açar. Örümcek kapının hemen içinde bekler. Bir böceğin yaklaştığını duyar duymaz kapıyı açar, yakalar. Bu kapı aynı zamanda yuvayı yağmurdan korumaya da yarar.
Örümceklerin hepsi ağ yapmaz. Ağ yapmayan birçok örümcek çeşitleri de vardır.
Arka keselerinde sıvı üreten örümcekler bu sıvı dışarı çıkarak donar ve ağ oluşur.Oluşan ağ bir nesneye yapışarak örümcek üzerine yapışır. Hızlı bir şekilde geldiklerinde geri kaçma olasılığı yoktur sadece hızını yavaşlatabilir. Örümceklerin bu özelliğini gören bilimciler örümcek çiftlikleri kurarak , oluşturdukları sıvı üzerinde bilimsel deneylerde yapmaktadır. Dişi örümcekler erkeklere göre biraz daha iridir. Çifteştikten sonra nesillerini devam ettirebilmek için dişi örümcek tarafından öldürülen erkek örümcekler ile beslenirler.
Örümcek ağları çok özel nitelikleri olan sağlamlık ve esneklik gibi özellikleri ile bugüne kadar taklit edilemeyen bir yapıya sahiptir. Aynı çaptaki bir çelik telden bile iki kat daha güçlü olan bu doku, ne kadar çekilirse çekilsin eski haline dönecek kadar esnektir. örümcek ağları kendine yüksek hızla çarpan nesneleri yırtılmadan esneyerek frenler. Tekrar geriye yaylanmadığından nesne ters yöne fırlamaz ve öylece yapışır kalır. örümcek ağının esneme kapasitesi bugün yapay olarak üretilmiş en iyi telin neredeyse dört katıdır.
Bu maddeyi yapay olarak elde etmeyi hala başaramayan bilim insanlarının örümcek çiftliği kurup, örümcekleri sağarak, ipliklerini aldıklarını biliyor muydunuz?
Yaklaşık 2.5 santimetre boyundaki bu örümceklerden günde hayvan başına 320 metre (yaklaşık 3-5 gram) iplik elde ediliyor ve bu iplikler ABD ordusuna kurşun geçirmez yelek yapmada kullanılıyor…
Nasıl Ağ Örerler?
Örümceklerin ağ örme organı karınlarının arka tarafındadır. Bu kesimde bulunan birbirinden ayrı üç çift bezden her birinin dışarıya ayrı bir açıklığı vardır. Bu bezlerde meydana gelen sıvı halindeki ipek maddesi hava ile temas eder etmez sertleşir. Örümcek ağ yapmak isteyince ağ organlarını bacaklarıyla bastırır Böylece meydana gelen basınç bezlerdeki maddeyi dışarı akıtır. Bir defa dışarı çıktıktan sonra akmakta devam eden ağ ipeği hemen kurur, örümcek de ağ yapımına başlar. Örümcekler ağ bezlerinden çıkan tellerin hepsini toplayıp bir tel halinde kullanabildikleri gibi, bunlardan ayrı ayrı incecik teller de yaparlar.
Ağ yapışı en kolay incelenebilecek örümcek yeşilli siyahlı iri bahçe örümceğidir. Bunlar ağlarını geceleyin yaparlar.
Bu örümcek önce yüksekte bir yere çıktıktan sonra arka bacağı ile karnını bastırıp ağ ipeğinin akmasını sağlar. Akan ipek birkaç metre uzakta bir şeye yapışınca örümcek hemen ağdan kayarak o ucunu tutturur. Sonra aynı ağ üzerinde aşağı yukarı birkaç defa gidip gelerek ağı kalınlaştırır. Daha sonra vücudundan çıkmakta olan ipeğin bir ucunu bu tele tutturur, kendisini boşluğa koyuverir. Kendisi ağa bağlı olduğu halde bir yere dokununca bu defa da o ucu dokunduğu yere tutturur. Sonra yeniden ilk ipe çıkar. Böylece, bir iskelet meydana getirdikten sonra bu iskeletin merkezi çevresinde helezoni halkalar şeklinde ipeğini yayar. Bu ağlar, genel olarak, yukarıdan aşağıya doğru olur. Bu şekilden maksat uçan böcekleri yakalamaktır. Bütün örümcekler bu şekilde, tuzak biçiminde ağ kurmaz, bazılarınınki huni biçimindedir. Bazıları da bir ağacın dalları arasına ayrı ayrı ipek teller gererek ağ kurarlar.
Ağ yapımını bitiren örümcek ya ağın ortasında, ya da bir kenarında durarak avın ağa çarpmasını bekler. Ağa çarpan böceğin meydana getireceği sallama, örümceğe avın yakalandığını haber verir. Bunun üzerine, örümcek hemen koşar, yeniden çıkarmaya başladığı ağ ipeğiyle avını bağlar. Örümcek ağları yapışkandır. Bu sayede, dokunan böcekler yapışır. Tanınmış tabiat bilgini Fabre örümceklerin bacaklarını yağlı bir madde ile sıvadıkalrını, böylece kendi ağlarına yapışmayı önlediklerini keşfetmiştir.
Yakalanan böcek iyice sarıldıktan sonra, örümcek onu sokarak öldürür, sıvı kısımlarını emer. Karnı doyan örümcek avını bağlayan ipleri keser, böylece avlanan hayvanın ölüsü yere düşer. Örümcek ağlarını daha çok dişi örümcekler yapar. Erkekler, dişilerden daha ufak yapılı olur.
Örümcek Ağının Faydası
Örümceklerin çoğu, her yerde rastladığımız perde biçimi engeller şeklinde ağ yaparlar. Bazılarının ağı bir kubbe biçimindedir. Ağzı yukarı doğru açık huni biçimi ağlar da vardır. Bazı örümcekler de boru biçiminde ağ dokur.
Orta Amerika’da yaşayan bazı örümceklerin çok değişik ağ yapma şekilleri vardır. Bunlar her avdan sonra yeni bir ağ yapmak zorundadırlar. Bazı örümcekler kendilerine çadır yapar. Çadırın yapılışı bahçe örümceklerinin ağ yapışma benzer. Çadır biçimi ağ, örümceği yağmurdan, soğuktan, daha başka düşmanlardan korumaya yarar. Ayrıca, bu ağlara saklanan örümcekler birdenbire avlarının üstüne atılabilirler
Örümcek ağını meydana getiren ince, ipek teller birçok daha ince ipliklerden meydana gelmiştir, Bu en ince tellerin çapı milimetrenin on binde üçü kadardır. Bazı örümcek kozalarının iç bölümünü meydana getiren ipek tellerin kalınlığı ise ancak bir mikromilimetrenin onda biridir. Örümceğin ipeği, ipek böceğinin ipeğinden daha ince, daha sağlamdır. Üstelik, bildiğimiz ipekten daha hafif, daha güzel olan örümcek ipeği tellerinden daha ince iplik elde etmeye imkân yoktur.
Yalnız, örümcekler bir arada bulundurulunca, birbirlerini yediklerinden, geniş ölçüde örümcek ağı elde etmek kabil değildir. Bu alanda birçok denemeler yapılmışsa da, ayrı ayrı beslenmek zorunda kalan örümceklerden elde edilen ağ çok pahalıya mal olmuştur. Bugün kuzey Amerika’daki bir çeşit örümcekten bu iş için faydalanılmaktadır. Bu hayvanın yumurta kozasında 1.500-4.000 metre ipek tel bulunmaktadır.
Örümcekler yalnız avlanmak için ağ yapmaz. Kimisi ağ ipeğini yumurta kozası yapmakta, yaprakları yapıştırmakta, açtıkları çukurların çevresini kaplamakta, tuzak kapıları yapmakta vs kullanırlar. Sıcak, ılık iklimli ülkelerde yaşayan tuzakçı örümcek, yere ince uzun bir çukur kazar, bunun kenarlarını ağla kapladıktan sonra çukurun üstüne bir tuzak kapısı açar. Örümcek kapının hemen içinde bekler. Bir böceğin yaklaştığını duyar duymaz kapıyı açar, yakalar. Bu kapı aynı zamanda yuvayı yağmurdan korumaya da yarar.
Örümceklerin hepsi ağ yapmaz. Ağ yapmayan birçok örümcek çeşitleri de vardır.